Aziz İhsan Aktaş'ın Mal Varlıklarına Tedbir Kalkacak Mı? Şok Gelişme!
Dünya

Aziz İhsan Aktaş'ın Mal Varlıklarına Tedbir Kalkacak Mı? Şok Gelişme!


16 November 20255 dk okuma3 görüntülenmeSon güncelleme: 16 November 2025

Beşiktaş Belediyesi davasında yargılanan ve İBB iddianamesinde de adı geçen iş insanı Aziz İhsan Aktaş, mal varlıklarına konulan tedbirlerin kaldırılması için mahkemeye başvurdu. Aktaş, mal varlıklarına kayyum atanması ve el koyma kararlarının "masumiyet karinesine aykırı" olduğunu savunarak, tedbirlerin kaldırılmasını talep etti. Bu gelişme, Aktaş'ın hukuki mücadelesinde önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Aziz İhsan Aktaş'tan Masumiyet Karinesi Vurgusu

Aziz İhsan Aktaş, mahkemeye sunduğu dilekçede, hakkında devam eden soruşturmaların henüz sonuçlanmadığını ve suçluluğu kesinleşmeden mal varlıklarına el konulmasının Anayasa'da güvence altına alınan masumiyet karinesine açıkça aykırı olduğunu belirtti. Aktaş, tedbir kararlarının orantısız ve hukuka aykırı olduğunu savunarak, bu durumun ticari faaliyetlerini olumsuz etkilediğini ve itibar kaybına yol açtığını ifade etti.

Avukatları aracılığıyla yapılan başvuruda, Aktaş'ın mal varlıkları üzerindeki tedbirlerin kaldırılması ve ticari faaliyetlerine yeniden başlayabilmesi talep edildi. Mahkemenin, Aktaş'ın talebini değerlendirerek önümüzdeki günlerde bir karar vermesi bekleniyor.

Mal Varlıklarına Konulan Tedbir Kararı Ne Anlama Geliyor?

Mal varlıklarına konulan tedbir kararı, bir kişinin mal varlıkları üzerinde tasarruf yetkisinin kısıtlanması anlamına gelir. Bu karar, genellikle devam eden bir soruşturma veya dava sürecinde, şüphelinin mal kaçırmasını veya delilleri karartmasını engellemek amacıyla alınır. Tedbir kararı, taşınır ve taşınmaz mallar, banka hesapları, şirket hisseleri gibi birçok farklı mal varlığına uygulanabilir. Ancak, tedbir kararının hukuka uygun olması ve orantılı olması gerekmektedir.

Tedbir kararları, kişinin özel hayatına ve mülkiyet hakkına önemli ölçüde müdahale ettiği için, mahkemeler tarafından titizlikle incelenir. Kararın alınabilmesi için, kuvvetli suç şüphesinin bulunması ve tedbirin amacına uygun olması gerekmektedir. Aksi takdirde, tedbir kararı hukuka aykırı olarak değerlendirilebilir ve kaldırılabilir.

  • Kuvvetli Suç Şüphesi: Hakkında tedbir kararı alınacak kişinin suçu işlediğine dair somut delillerin bulunması gerekir.
  • Tedbirin Amacı: Tedbir kararının, delilleri karartmayı engellemek, mal kaçırmayı önlemek veya mağdurun haklarını korumak gibi meşru bir amaca hizmet etmesi gerekir.
  • Orantılılık İlkesi: Tedbir kararının, kişinin haklarına orantılı bir şekilde müdahale etmesi gerekir. Yani, tedbirin amacı ile kişinin hakları arasındaki denge korunmalıdır.

Aziz İhsan Aktaş'ın mal varlıklarına konulan tedbir kararının kaldırılması talebi, hukuki süreçlerin işleyişi ve masumiyet karinesinin önemi açısından dikkat çekici bir örnek teşkil ediyor. Mahkemenin vereceği karar, benzer davalar için de emsal niteliği taşıyabilir.