Gazze, dünya için büyük bir insanlık sınavıydı ve ne yazık ki bu sınavdan alnının akıyla çıkanların sayısı oldukça az. Küresel sistem bu sınavda başarısız oldu. Gazze, birçok yüzü ortaya çıkardı ve maskeleri düşürdü. Batı merkezli uluslararası sistemin aslında nasıl bir kölelik ve barbarlık düzeni olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Gelinen noktada, sadece soykırımcı İsrail rejimi değil, ona açıkça destek veren birçok ülke de insanlığın kara listesine girdi.

BM Raporu: 63 Ülke Soykırıma Ortak Mı?

BM'nin hazırladığı son rapora göre, başta ABD ve Avrupa ülkeleri olmak üzere 63 ülke, İsrail'in Gazze'deki soykırımının başlamasında ve devam etmesinde suç ortağı konumunda. Rapora göre, bazı Arap devletlerinin de dahil olduğu bu ülkeler, İsrail'in Filistinlilere yönelik soykırımına olanak sağlayan "toplu suça" ortak oldu. Bu ülkeler, organize bir şekilde bu soykırıma yataklık etti. İki yıl boyunca canlı yayınlanan bu zulüm, üçüncü devletlerin doğrudan desteği, askeri katkısı, istihbari kalkanı, maddi yardımı, diplomatik koruması ve bazen de aktif katılımıyla devam ettirildi.

Türkiye'nin Rolü Ne? Soykırım İttifakını Kim Bozdu?

Peki, bu karanlık tabloda Türkiye nerede duruyor? Rapor, Türkiye'nin, soykırım ittifakını bozmaya çalışan nadir ülkelerden biri olduğunu vurguluyor. Türkiye'nin diplomatik girişimleri, insani yardımları ve uluslararası platformlardaki aktif rolü, soykırımın durdurulması için önemli bir fark yarattı. Ancak, Türkiye'nin çabaları tek başına yeterli olmadı ve soykırım maalesef devam etti.

Uluslararası Sistem Neden Sınıfta Kaldı?

Uluslararası sistemin Gazze'deki soykırıma karşı yetersiz kalmasının birçok nedeni var. Bunlardan bazıları şunlardır:

• Çıkarların Önceliği: Birçok ülke, İsrail ile olan siyasi ve ekonomik çıkarlarını insan haklarının önüne koydu.
• Çifte Standartlar: Batılı ülkeler, kendi değerlerini savunmak yerine, İsrail'in eylemlerine sessiz kaldı.
• Yetersiz Uluslararası Mekanizmalar: BM gibi uluslararası kuruluşlar, soykırımı durdurmak için yeterli yetkiye ve güce sahip değildi.

Gazze'de yaşananlar, uluslararası sistemin reforma ihtiyacı olduğunu bir kez daha gösterdi. İnsan haklarının ve adaletin sağlanması için daha güçlü ve etkili mekanizmaların oluşturulması gerekiyor.

Gazze'deki soykırım, insanlık tarihine kara bir leke olarak geçti. Bu olay, uluslararası toplumun vicdanını derinden yaraladı ve adaletin sağlanması için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Türkiye'nin bu süreçteki rolü, gelecek nesiller için bir umut ışığı olmaya devam edecek.