Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Göç Örgütü (IOM), Gazze'deki durumun vahametini gözler önüne seren bir rapor yayınladı. Rapora göre, İsrail'in yoğun saldırıları ve ablukası altında bulunan Gazze'deki evlerin yüzde 90'ından fazlası yıkıldı. Bu durum, bölgedeki insani krizi daha da derinleştirirken, aileler için hayatta kalma mücadelesini zorlaştırıyor.
Gazze'de Yaşam Mücadelesi: Harabelerde Umut Arayışı
IOM, Gazze'deki duruma ilişkin yaptığı açıklamada, ailelerin gidecekleri güvenli bir yer olmadığı için korunaklı olmayan harabelerde barınmak zorunda kaldığını belirtti. Bu durum, özellikle kış aylarında soğuk ve hastalıklara karşı savunmasız olan çocuklar ve yaşlılar için büyük bir risk oluşturuyor. IOM, barınma yardımına hazır olduğunu ancak giriş noktalarının acilen açılması gerektiğini vurguladı. Bu çağrı, Gazze'ye insani yardımın ulaştırılmasındaki zorluklara dikkat çekiyor.
Gazze'deki durumun ne kadar kritik olduğunu anlamak için, bölgedeki yaşam koşullarına biraz daha yakından bakmak gerekiyor. Yıkılan evlerin enkazı arasında yaşamaya çalışan insanlar, temiz suya, gıdaya ve tıbbi yardıma erişimde büyük sıkıntılar yaşıyor. Elektrik ve yakıt kesintileri, hastanelerin ve diğer temel hizmetlerin işleyişini olumsuz etkiliyor. Bu koşullar altında, Gazze'deki insanların umutlarını korumaları ve hayata tutunmaları her geçen gün daha da zorlaşıyor.
Ateşkes İhlali ve Yeniden Başlayan Saldırılar
İsrail işgal güçleri, Gazze Şeridi'nde 19 Ocak'ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı. Bu durum, bölgedeki gerginliği tırmandırırken, sivillerin hayatını daha da tehlikeye atıyor. Saldırıların yeniden başlamasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere binlerce Filistinli hayatını kaybetti, on binlercesi yaralandı. Bu kayıplar, Gazze'deki insani dramın boyutlarını gözler önüne seriyor.
İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim 2023'ten bu yana düzenlediği saldırılarda yaşamını yitiren Filistinlilerin sayısı 51 bin 266'ya yükseldi. Yaralıların sayısı ise 116 bin 991'i aştı. Bu rakamlar, Gazze'deki savaşın siviller üzerindeki yıkıcı etkisini açıkça gösteriyor. Uluslararası toplumun, bu duruma sessiz kalmaması ve Gazze'deki insanların acılarını dindirmek için harekete geçmesi gerekiyor.
Uluslararası Toplumun Sorumluluğu
Gazze'deki insani krizin çözümü için uluslararası toplumun daha fazla sorumluluk alması gerekiyor. Öncelikle, Gazze'ye insani yardımın kesintisiz bir şekilde ulaştırılması sağlanmalı. Yıkılan evlerin yeniden inşa edilmesi, temel hizmetlerin yeniden işler hale getirilmesi ve insanların güvenli bir şekilde yaşayabileceği koşulların oluşturulması için acil adımlar atılmalı. Ayrıca, İsrail ve Filistin arasındaki barış sürecinin yeniden başlatılması ve kalıcı bir çözüm bulunması için diplomatik çabaların yoğunlaştırılması gerekiyor.
Gazze'deki durumun vahameti, uluslararası toplumun harekete geçmesi için yeterli bir sebep. Dünyanın dört bir yanındaki insanlar, Gazze'deki insanların acılarına ortak olmalı ve onlara destek olmak için ellerinden geleni yapmalı. Unutmayalım ki, Gazze'deki her bir can, insanlığın ortak sorumluluğundadır.
Gazze'de yaşanan yıkım, bölgedeki insani krizi derinleştirirken, uluslararası toplumun acil müdahalesini gerektiriyor. Evlerin yüzde 90'ından fazlasının yıkılması, aileleri harabelerde yaşamaya mahkum ediyor. İnsani yardımın ulaştırılması ve barış sürecinin yeniden başlatılması, Gazze'deki insanların umutlarını yeşertmek için hayati önem taşıyor.