Gazze'de yaşanan insanlık dramına dikkat çekmek amacıyla kurulan "Gazze Mahkemesi", Saraybosna'da gerçekleştirdiği üç günlük oturumun ardından önemli bir deklarasyon yayınladı. Uluslararası katılımcıların ortak görüşlerini yansıtan bu deklarasyon, uluslararası ahlaki ve hukuki düzenin tehlikede olduğuna vurgu yapıyor. Peki, bu önemli çağrı ne anlama geliyor ve dünya bu duruma neden sessiz kalıyor?

Gazze Mahkemesi Saraybosna Oturumları: Neler Konuşuldu?

Gazze Mahkemesi, İsrail'in işgali ve sivil katliamları altındaki Gazze'de yaşananların hukuki, siyasi ve etik boyutlarını derinlemesine incelemek amacıyla sivil toplum kuruluşları tarafından kuruldu. Mahkemenin ilk oturumları Londra'da yapılmıştı. Halka açık ilk oturumları ise 26-29 Mayıs tarihleri arasında Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'da gerçekleştirildi. ABD, Kanada, İngiltere ve diğer birçok ülkeden akademisyenler ve sivil toplum örgütü temsilcileri bu oturumlara katılarak Gazze'deki işgal ve saldırıları tüm yönleriyle ele aldılar.

Oturumlarda aşağıdaki konular detaylı bir şekilde tartışıldı:

• İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarının uluslararası hukuka aykırılığı
• Sivil halka yönelik saldırıların savaş suçu niteliği taşıyıp taşımadığı
• Gazze'ye uygulanan ablukanın insanlık dışı sonuçları
• Uluslararası toplumun bu duruma karşı sessiz kalmasının nedenleri

Katılımcılar, Gazze'deki durumun vahametine dikkat çekerek, uluslararası toplumun daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini vurguladılar. Ayrıca, İsrail'in işlediği suçların cezasız kalmaması için gerekli adımların atılması çağrısında bulundular.

Deklarasyonun Önemi ve İçeriği

Saraybosna oturumlarının ardından yayınlanan deklarasyon, Gazze'deki durumun sadece Filistin'i değil, tüm dünyayı ilgilendiren bir sorun olduğunu vurguluyor. Deklarasyonda, uluslararası ahlaki ve hukuki düzenin korunması için Gazze'ye yönelik adaletsizliklere karşı durulması gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, uluslararası toplumun bu konuda başarısız olmaması ve pes etmemesi gerektiğinin altı çiziliyor.

Deklarasyonda yer alan bazı önemli ifadeler şunlar:

• "Gazze'de yaşananlar, insanlığın ortak vicdanını yaralamaktadır."
• "Uluslararası hukuk, tüm insanlar için eşit uygulanmalıdır."
• "Gazze'ye uygulanan abluka derhal kaldırılmalıdır."
• "İsrail'in işlediği savaş suçları soruşturulmalı ve failler cezalandırılmalıdır."

Deklarasyon, uluslararası topluma Gazze konusunda daha aktif ve kararlı bir tutum sergilemesi çağrısında bulunuyor.

Gazze Mahkemesi'nin Saraybosna'da yayınladığı bu deklarasyon, uluslararası kamuoyunun dikkatini Gazze'deki insanlık dramına çekmek için önemli bir adım. Ancak, bu çağrının ne kadar etkili olacağı ve uluslararası toplumun ne ölçüde harekete geçeceği belirsizliğini koruyor. Unutulmamalıdır ki, Gazze'de yaşananlar sadece bir bölgenin değil, tüm insanlığın sorunudur ve bu soruna çözüm bulmak için hepimizin sorumluluk alması gerekmektedir.