Trabzon'un gözbebeği Uzungöl, uzun yıllardır süren bir tartışmanın sonunda rahat bir nefes aldı. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç'in yaptığı açıklama ile Uzungöl'de yapılması planlanan hidroelektrik santrali (HES) projesinin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) sürecinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından sonlandırıldığı müjdesi verildi. Bu karar, yöre halkı ve çevreciler tarafından büyük bir sevinçle karşılandı.

Uzungöl'ün Geleceği İçin Kritik Karar

Başkan Genç, yaptığı yazılı açıklamada, Uzungöl'de ilk olarak 2008 yılında gündeme gelen ve 17 yıldır devam eden HES projesi fikrinin, yöre halkı ve çevrecilerin haklı tepkilerine neden olduğunu hatırlattı. Projenin, Uzungöl'ün doğal güzelliğine ve ekosistemine zarar vereceği endişesi, uzun yıllardır kamuoyunun gündemindeydi. Başkan Genç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Uzungöl'ümüzün doğal güzelliklerini korumak ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin sorumluluğundadır. Bu bilinçle hareket ederek, HES projesinin ÇED sürecinin sonlandırılması için gerekli girişimlerde bulunduk. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın bu konudaki hassasiyeti ve olumlu kararı, Uzungöl için büyük bir kazanım olmuştur."

Bu kararın ardından Uzungöl'ün eşsiz doğasının korunması ve sürdürülebilir turizm anlayışıyla geliştirilmesi için yeni projelerin hayata geçirilmesi bekleniyor. Uzungöl'ün geleceği için umut verici bu gelişme, bölge halkı ve çevreciler tarafından memnuniyetle karşılanırken, diğer doğal güzelliklerimizin korunması için de emsal teşkil etmesi umuluyor.

HES Projelerine Karşı Tepkiler Neden Bu Kadar Yüksek?

Hidroelektrik santralleri (HES),yenilenebilir enerji kaynakları arasında yer almasına rağmen, yapıldıkları bölgelerde çeşitli çevresel sorunlara yol açabilmektedir. Özellikle doğal akarsu yataklarının değiştirilmesi, su kaynaklarının azalması, biyoçeşitliliğin zarar görmesi ve erozyon riskinin artması gibi olumsuz etkileri bulunmaktadır. Bu nedenle, HES projelerine karşı çevrecilerin ve yöre halkının tepkileri sıklıkla görülmektedir. Uzungöl örneğinde de, projenin gölün doğal dengesini bozacağı, turizm gelirlerini azaltacağı ve yöre halkının yaşam kalitesini olumsuz etkileyeceği endişesi hakimdi. Bu endişeler, projenin iptal edilmesinde önemli rol oynamıştır.

• Su Kaynaklarının Azalması: HES projeleri, akarsu yataklarını değiştirerek su kaynaklarının azalmasına neden olabilir.
• Biyoçeşitliliğin Zarar Görmesi: Barajlar ve kanallar, sucul canlıların yaşam alanlarını yok ederek biyoçeşitliliğe zarar verebilir.
• Erozyon Riskini Artması: Ormanların kesilmesi ve toprak yapısının bozulması, erozyon riskini artırabilir.

Uzungöl'deki HES projesinin iptali, doğal güzelliklerimizin korunması ve çevresel hassasiyetin ön planda tutulması açısından önemli bir mesaj niteliği taşımaktadır. Bu karar, diğer HES projeleri için de bir örnek teşkil ederek, çevresel etkilerin daha dikkatli değerlendirilmesi ve yöre halkının görüşlerinin dikkate alınması gerekliliğini vurgulamaktadır.

Uzungöl'ün korunması için verilen bu mücadele, çevre bilincinin artması ve doğal kaynaklarımızın sürdürülebilir bir şekilde kullanılması için önemli bir adım olmuştur. Uzungöl'ün eşsiz güzelliği ve doğal zenginlikleri, gelecek nesillere aktarılacak değerli bir miras olarak korunmaya devam edecektir.